Samanyolu'nun sırları aralanıyor...



ESA'nın Gaia bilim ekibine başkanlık eden Finli astronom Timo Prusti bu görüntüyü açıklıyor:
"Bunlar gerçek Gaia ölçümleri. Gökyüzünün farklı bölgelerinde gözlemlediğimiz yıldızların sayısını çıkarıyoruz. Ne görüyoruz? Düzleştirilmiş bir yapı görüyoruz, işte bu Samanyolu. Yani Samanyolu diski. Üstünde bazı karanlık yamalar var. Bu ne demek? Daha az yıldız gördüğümüz anlamına geliyor. Daha fazla yıldız var, ama önlerinde toz var ve bu yüzden yıldızları göremiyoruz."
Gaia verileri Samanyolu'nun bu eşsiz görüntüsünde canlandırıldı. Hızlandırılmış formda, galaksi bölgemizdeki yıldızların uzay ve zaman içinde nasıl hareket ettiğini gösteriyor.
​Bu canlandırmaya bakıp, verileri inceleyen Timo Prusti karanlığa bakarak ummadıkları şeyleri görebildi.
"Samanyolu galaksimizin, sarmal bir yapıya sahip, etrafta güzel güzel dönen bir disk olduğunu düşünüyorduk. Ancak bu Gaia veri sürümü ile zaten gördüğümüz şey, Güneş'ten biraz daha uzaktaki yıldızların aslında beklediğimiz kadar düzenli davranmadığını görüyoruz. Rahatsız edildiler, bir şey Samanyolu galaksimizin bozulmasına sebep oldu. Henüz ne olduğunu bilmiyoruz. Ancak, pek çok çalışmanın bu konuya yoğunlaşacağını tahmin ediyorum."
​Galaksimizin tarihi ve geleceği bizlerin sürekli merak konusu olmuştur.
Gaia misyonunun kurucu babalarından Francois Mignard, 1.7 milyar yıldız üzerindeki yeni verilere, büyük sorulardan birini çözmeye yardımcı olacak umuduyla sarılıyor. Spiral galaksimizin gerçekte ne kadar kolu var?
"Samanyolu'nun uzak mesafelerini, hareketlerini incelemek için artık elde tüm malzemeler mevcut. Ancak uç noktalar var ve buralara henüz ulaşamıyoruz. Bu yıldızlar farklı mı? Aynı zamanda mı oluştular? Her birinin kendine özgü bir geçmişi var mı? Kollar harici bir gökada ile birleşmenin sonucu mu oluştu? İnsanların cevaplamaya çalışacakları bu sorulara Gaia verileri kesinlikle temel olacak."
Bu gözlemevi 351 yıl önce kuruldu ve Astronomi o zamandan beri çok yol kat etti.
Uzay teleskopları, milyonlarca ışık yılı uzaklığındaki nesnelerin hassas ölçümlerine imkan veriyor.
Ve Frederic Arenou her şeyin hareket ettiğine vurgu yapıyor:
"Sabit şekilde duran hiçbir şey yok. Her şey hareket ediyor! Dünya saniyede 30 bin kilometre hızla Güneş'in etrafında dönüyor. Saatte 100 bin kilometre eder. Sonra güneş sistemi, galaksinin etrafında saniyede 230 bin kilometre hızla hareket ediyor. Bu muazzam bir hız. Galaksimizin kendisi bir 'yerel grup' içinde saniyede 60 bin kilometre hızla ilerliyor. Bu yerel grup bütünüyle saniyede 600 bin kilometre hızla gidiyor, saatte yaklaşık 2 milyon kilometre. Bu çok devasa bir büyüklük. Her şey hareket halinde!"
​Gaia verileri Samanyolu'nun çalışmasında bir dönüm noktası oldu.
Uzay aracı günde 11 saat ölçümleri indirmeye devam ediyor ve dünyaya daha fazla bilgi geliyor. Önümüzdeki on yıl içinde daha fazla veri yayınlanması bekleniyor.
Programımızda evrene ilişkin sorularınızı, #AskSpace etiketi ile uzmanlara sorduğunuz bölümündeyiz.
​ESA'nın Paris'teki merkezinde Temiz Uzay Programının başındaki isim, Luisa Innocenti ile birlikteyiz.
Luisa, çok fazla insan, uzay çöpü hakkında soru yöneltiyor. Örneğin Isaac Gutierrez, uzay boşluğunda ne kadar hurda olduğunu bilmek istiyor.
Luisa Innocenti:
"1957'de ilk uydu Sputnik'i yolladığımızdan beri yaklaşık 8 bin uydu uzaya 5 bin roketle fırlatıldı. Uyduların çoğu öldü, hayatlarının sonuna yaklaştılar. Hala çalışır durumda olanların sayısı sadece bin 200 civarında. Bazı uydular da parçalara ayrıldı ve daha küçük parçalar halinde enkazlar oluşturdular.Bugün dünyanın üzerinde 10 santimetreden daha büyük 29 bin nesne mevcut. Bunlar sürekli izleniyor.
​Euronews:
"Ilaria Cinelli'den gelen bir başka soru var. Bu uzay boşluğunda başı boş dolaşan hurda çöplüklerin tamamının bir şekilde geri dönüşümü mümkün mü?
Luisa Innocenti:
"Bir gün geri dönüşüm yapacağız. Fakat henüz orada değiliz. Önce bir enkazın nasıl çekileceğini öğrenmeliyiz. Bu, hiç yapılmamış bir şey, kolay olmayan bir şey. Bir kez hurda parçalarının nasıl yakalanacağını öğrendikten sonra, uzayda yakıt ikmali yapmayı, parçaları değiştirmeyi de halletmeliyiz. Yani bu kademeli bir süreç ve aynı zamanda maliyetini de azaltmamız gerek. Ama gelecekte mutlaka yapılacaktır."


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Tanrının Gözü"nü fotoğrafladı

Tesla güneş enerjisi depolayan kiremitlerin satışına başladı

Yerli turbojet motoru başarıyla test edildi